Sürdürülebilirlik, Değer Zincirinin En Önemli Konusu

Otomotiv sektörü 100 yılda ciddi kazanımlar elde etti

Bilinen bir gerçek olarak içten yanmalı motor ve elektrik motorlu araçlar 19. yüzyıl içinde birbirilerine yakın bir zaman dilimde icat edilmiştir. Ancak o yıllardaki elektrik üretim teknolojisi, kapasitesi ve fosil yakıta ulaşım olanağının kolay olmasından dolayı otomotiv sektörü içten yanmalı motorlara yatırım yapmayı tercih etmiştir. Son 100 yıl göz önünde bulundurulduğunda otomotiv sektörü; seri üretimi artırma, araç/içten yanmalı motor verimliliklerinin ve kalitelerinin artırılması, maliyetlerin düşürülmesi, güvenliğin artırılması ve yeni fonksiyonların araçlara entegre edilmesine odaklandı. Bu gelişimle beraber ciddi bir teknolojik kazanımı elde edildi. Bu kazanımlardan sonra özellikle son 20 yıldan günümüze kadar olan süre içinde otomotiv sektörü fosil yakıt harici alternatif yakıt teknolojisi, otonom sürüş teknolojisi ve araçların dijitalleşme teknoloji gelişimine kapsamlı yatırımlar yapıldığına şahit oluyoruz. Yakın gelecekte ise bu teknolojik değişim daha da ivmelenerek yüzde 100 tüm araçlarda devreye alınarak hayatımıza tamamen girecektir. 

 

Gelecek 100 yılda ise otomotiv sektörünün odağı (artan dünya nüfusu ile doğru orantılı olarak) verimliliği artırılmış elektrikli, hidrojen hücreli veya farklı bir alternatif yakıt sistemi ile dijitalleşme ve tam sürüş otomasyon teknolojisi olacaktır. Sözü edilen teknolojilerin belli bir doygunluk seviyesine ulaşmasının ardından da -fütüristik bir yaklaşımla- otomotiv sektörü ulaşım sürelerinin kısaltılması için hem havada hem de karada hareket imkanı olan çok fonksiyonlu araçların geliştirilmesi konusunda teknolojik yatırım yapacağına inanıyorum.

 

Bu kapsamda teknolojik atılımlar ile beraber otonom sürüş sistemleri (mikro çipler, sensörler, kontrol üniteleri gibi), yazılım geliştirmeleri, inovatif, çevreci ve sürdürülebilir yapısal malzemeler otomotiv değer zincirinin en önemli konularından olacaktır.

 

Son 3 yılda yaşanan küresel gelişmeler (Pandemi, çip krizi, küresel ticaret krizleri, hızlı değişim göstersen çevresel yasalar) otomotiv sektöründe ciddi olumsuzluklara sebep olmuştur. Bu olumsuzlukların şirketimize etkisini asgari seviyede tutabilmek için; profesyonel risk planlaması yaparak tedarik zinciri süreçlerimizi, üretim süreçlerimizi, yeni ürün geliştirme faaliyetlerimizi ve finansal yapımızı bu tür değişkenliklere uyum sağlayabilecek esneklikte bir yapı oluşturduk.