Azalt, Daha Uzun Süre Kullan, Yeniden Kullan ve Dönüştür

Gezegenimiz, etkileri her geçen gün daha da belirginleşen bir iklim kriziyle karşı karşıya. Mevcut durum, hızla harekete geçilmezse biyoçeşitlilik, insan yaşamı, toplum ve küresel ekonomi için felaket senaryolarının kaçınılmaz olduğunu gösteriyor. Bu karanlık tabloyu tersine çevirebilmek için iklim değişikliğiyle mücadelede en öncelikli adım, sera gazı emisyonlarının hızla azaltılmasıdır.

 

Birinci Otomotiv olarak, 2021 yılından bu yana atmosfere saldığımız sera gazı emisyonlarını ISO 14064 standardına uygun olarak hesaplıyoruz. Enerji verimliliği çalışmaları, lojistik faaliyetlerinin iyileştirilmesi ve tedarikçi değerlendirme programları gibi projelerimizle 2023 yılında, 2022 yılına kıyasla üretilen ürün ton başına sera gazı emisyon oranımızı %20 oranında azaltmayı başardık.

 

Toplam sera gazı emisyonlarımızın yaklaşık yüzde 10’unu oluşturan elektrik enerjisi kullanımından kaynaklanan emisyonlarımızı (Kapsam II) azaltmak ve mümkünse sıfırlamak amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarına yöneliyoruz. 

 

Kurumsal karbon ayak izi çalışmalarımızın yanı sıra, ürün bazında sera gazı emisyonu hesaplanması projemizi yılın son çeyreğinde hayata geçireceğiz. Uludağ İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği öncülüğünde ve “Otomotiv Sektöründe Yeşil Dönüşüm Ur-Ge Projesi” kapsamında belirleyeceğimiz bir ürünümüz için Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi (LCA) yapılacak ve proje sonuçlarına göre ürün bazında karbon emisyonlarımızı azaltmak için yol haritamızı belirleyeceğiz.

 

Küresel iklim hedeflerine ulaşmada önemli bir kilit taşı olan Döngüsel Ekonomi’ye geçişte tedarikçiler ve üreticiler olarak ciddi sorumluluklarımız var. Sera gazı emisyonlarının yüzde 55’i yenilenebilir enerji kaynakları kullanımı ile engellenebilir, ancak geri kalan yüzde 45’i ile mücadele etmek için üretim ve tüketim alışkanlıklarımızı değiştirmemiz gerekecek. Doğal kaynakların aşırı kullanımı biyolojik çeşitlilik kaybına, ekosistemlerin çöküşüne ve iklim değişikliği ile mücadelede başarısızlığa yol açabileceği için bu en büyük endişelerimizden biridir. Döngüsel ekonomiye geçiş, bu yıkıcı sosyal, çevresel ve ticari etkilerin azaltılmasında kritik bir rol oynar. Gerçek anlamda “döngüsel” olabilmek, mevcut ve yeni iş ortaklarımızla kapsamlı iş birliği yapmamızla mümkündür.

 

Gezegenimizi güvenli sınırlarına geri çekmek için doğal kaynak çıkarımı ve tüketimini üçte bir oranında azaltmamız gerekiyor (The Global Circularity Gap Report 2023). Bu hedef zor görünse de, döngüsel ekonominin dört temel çözümünü küresel ölçekte uygulayarak başarıya ulaşma şansımız var.

 

Sürdürülebilir bir çerçeve sunan döngüsel ekonomi, “azalt- daha uzun süre kullan - yeniden kullan - dönüştür” prensiplerine dayanır. Bu model, ekonomide kaynak kullanımını azaltmayı ve yeniden kullanımı en üst seviyeye çıkarmayı hedefler. Döngüsel ekonomi, işlenmemiş ham madde ihtiyacını azaltırken, geri dönüşümün de etkisiyle ekonomik büyümeyi artırır. Sürdürülebilir ekonomik iş modelleri, yenilikçi uygulamalar ve yeni iş kollarını beraberinde getirir. Sera gazı emisyonlarının düşmesi, atık kirliliğinin azalması, enerji verimliliğinin artması ve biyoçeşitliliğin korunması bu yeni modelin en önemli faydaları olarak ortaya çıkacaktır.