Yeni dönemin en önemli becerisi “dijital okuryazarlık” olacaktır. Sadece dijital dönüşüm tek başına yeterli değildir. A dan Z ye tüm çalışanların digital okur yazarlık seviyesinin belli bir düzeyin üzerine çıkması gerekir.
Didem SEKİRDEN YENİCE Oskim Otomotiv Dijital Dönüşüm ve IT Direktörü
İş ve yaşam dengesi kuşaklar arası değişkenlik gösteren bir kavram Oskim Otomotiv A.Ş’de ikinci nesil bir yönetici olan ve Y kuşağını temsil eden biri olarak iş ve yaşam dengesini iyi kuran bireylerin gerçek mutluluğu da yakaladığı kanaatindeyim. İş ve yaşam dengesi, insanların içinde bulundukları koşullara göre değişkenlikler göstermektedir. Dengeyi yakalamanın anahtarı bu değişkenliklere ayak uydurmakta yatar. Bu işin en keyifli ve zorlu yanı da budur.
Yeni dönemin en önemli becerisi “dijital okuryazarlık” olacaktır. Sadece dijital dönüşüm tek başına yeterli değildir. A dan Z ye tüm çalışanların digital okur yazarlık seviyesinin belli bir düzeyin üzerine çıkması gerekir. Dijital projelerimizde takım liderlerinin proje yönetiminde önemli görevler üstlenmelerini önemsiyoruz. İnovasyonun her bir çalışan katılımı ile değer oluşturacağına inanıyoruz.
Öğrenme çevikliği Hayatımıza yeni giren bir diğer beceri ise “öğrenme çevikliği”dir. Öğrenmediğimiz gün kayıp bir gündür. Hızla değişen ve dönüşen dünyada öğrenme iştahı olan firmalar ortama daha rahat ayak uyduracak, yeniliklerin öncüsü olacaktır.
Oskim Otomotiv A.Ş’de İK uygulamalarında da yeni eleman istihdam ederken bu iki yeni kavram olan digital okuryazarlık ve öğrenme çevikliğine özellikle dikkat ediyoruz. Yeni dönemde IQ ve EQ nun yerini “CQ” alıyor. CQ, “yaratıcı/meraklı zeka” anlamına gelir. Merak ve yaratıcılık kişinin entelektüel birikimini artıran bir olgudur. Bir organizasyonda CQ su yüksek kişilerin oranı ne kadar fazla ise o organizasyon geleceğe taşınır ve sürdürülebilir olur. Sürdürülebilir bir gelecekten bahsetmişken şirketlerin bir diğer önemli misyonu ise çevreyi koruma bilincidir. AB Yeşil Mutabakatı'yla birlikte hayatımıza daha hızlı giriş yapan işletmelerin ve hatta bireylerin “karbon ayak izi takibi” ve sürekli iyileştirilmesi de sürdürülebilir bir gelecek için hepimizin sorumluluğudur.
İş hayatım dışında iki çocuk annesi olarak, çocuklarımdan her fırsat bulduğum zamanda en büyük tutkum fantastik kitaplarımla bir arada olmaktır. Margaret Weis ve Tracy Hickman’ın beraber yazdığı Ejdarha Mızrağı serisi benim için vazgeçilmezdir. Fantastik kurguya meraklı olmam, dijital projelerde veri kurgulama yönünden bana çok yardımcı oldu. Unutulmamalıdır ki doğru kurgulama, iş ve yaşamda sizi başarıya götüren en güçlü olgulardan bir tanesidir.
Yeni dünya düzeninde şirketlerin önemli bir misyonunun da çalışanlarına iş ve yaşam dengelerini kurabilmeleri için fırsat vermeleri olduğunu düşünüyorum. Verimliliğin iş ve yaşam dengesini sağlıklı kurabilmiş çalışanlarla sağlanabileceğini unutmamız gerekir.
Pandemi döneminde “hibrit çalışma” modelleriyle tanıştık, toplantılara uzaktan katıldık, hatta ERP sistemine cep telefonları üzerinden mobil bağlandık. Geleceğin çalışma ortamının teknoloji ile şekilleneceğini tecrübe ettik. Dijital dönüşümün ne kadar önemli ve hangi oranla hayatımızda olduğunu öğrendik ve hızla dijital dönüşüm projelerine ağırlık verdik. Ofislerimizi yeni çalışma düzenine göre yeniden tasarladık.